28 Ağustos 2013 Çarşamba

Yanında ağlayan ya da tedirgin bir insanı teselli etmek çok kolaydır. Asıl zor olan kendini teselli etmeye çalışmak.

16 Ağustos 2013 Cuma

Ruhuma Sesleniş

       Ruhumu özgür bırakmak isterdim. Adımdan, bedenimden ayrı bir şekilde düşünme gücümü alıp gitmesini isterdim. Beni de ağaçların çok olduğu mevsimin ilk bahar olduğu sessizliğinde boğulmak istenilecek bir yerde bırakmasını isterdim. Ondan istediğim bir şey yoktu kendi istediğini yani aslında benim istediğimi yapacaktı. Sadece bir gün bunu yapsa yeterdi. Çünkü o zaman kendimi daha özgür hissedecekti.
      Özgür ruhlu ne demek. Ruhu gezintiye çıkarabilir mi Özgür Ruhlu olanlar?

Ruhum benden ayrıldığında yapmasını istediklerim;
  • Her köşe başından dön asla dümdüz gitme.
  • Etrafıma sadece bakma, çevremde olan biteni gör, merak et.
  • Ne olursa olsun yoluma devam et. Karamsarlığa kapılma.
  • Kim ne derse desin kendi istediğimi yap.
  • Burnumun dikime gitme öğütleri dinle uymak ya da uymamak bana kalmış.
  • Dağınık birisini görürsen onun toparlanmasına yardım et.
  • Kendini boşluktan hissedenlerin boşluğunu doldurmak için elimden geleni yap.
  • Keşke de!
  • Geçmişime takılı kalma. Şimdiye bak. Geleceğin hayalini kur.
  • Elimde olmayan şeyler için üzülme.
  • Ağla!
  • Korkularımın üzerine git.
  • Sorunlarımdan kaçma.


Şimdilik bu kadar sanırım benim ruhum özgür değil. Ama fazla da sınırlandırılmış sayılma. İstediğini yap maddesi de var. Yazarken bunu dinledim. 

14 Ağustos 2013 Çarşamba

Merhabaa


    Gelecekteki okuyucularıma sesleniyorum bu yazı tamamen kendimi tanıtma amaçlıdır. Şu sıralar boş gezene kalfalık yapıyorum. Üniversiteye başlayacağım. İngiliz Dili ve Edebiyatı kazandım ki aslında İngilizce öğretmeni olmak istiyorum. Puanım çok iyi yerleri tutmasa da öğretmenliğe gidebiliyordum ancak biraz aşk salaklığından, sevgilime yakın olabilmek için bu bölümü yazdım. Şu an o da bende böyle yaptığımız için pişmanız ama belki de hayırlısı buymuş.

        Bazen deli dolu, bazen tutarsız, çoğu zaman kendinde olmayan biriyim. En sinir olduğum özelliğim çabuk güvenmem. Başıma şimdiye kadar dert açmasa da ne olacağı belli olmaz. En çok nefret ettiğim şey arkamdan konuşulması. Dobra biriyim bi insanın yüzüne söyleyemeyeceğim şeyi arkasından da konuşmamaya çalışırım. Aslında yeni bi bilogır sayılmam. Önceden de bilogum vardı. Kapatmak durumunda kaldım. Umarım bu bloga da aynı şeyler olmaz. 

     İnsanları anlamaya çalışmadan yargılayan insanları hiç sevmem. Onla benden ve blogumdan uzak dursunlar. Zekirdek yani Matrax dinlemeye bayılırım. Zeki Kayahan Coşkun candır. Umarım bir gün gösterisine gidebilirim. En çok tanışmak istediğim insanlardan birisidir kendisi. 

Neyse başlagıç için bu yeterli bence. Bu  da  şarkımız olsun.